20 Eyl 2020

Parmak izimizin dünyada bir tek bize ait olduğunu duyduğumda çok etkilenmiştim. Düşünsene demiştim kendi kendime dünya var olduğundan beri milyarlarca insan dünyaya gelmiş ve hiç birinin parmak izi bir diğerininki ile aynı değil tıpkı annemiz ve babamız gibi onlardan sadece ve sadece bir tane var. Şimdi biz anne ve baba olarak baktığımızda üç dört tane çocuğumuz olsa da hepsi birbirinden parmak izi gibi farklı kardeş olsalar bile. Karakterleri, mizaçları ve kişilikleri birbirinden ne kadar da farklı…

Pekiyi bir çocuğa “Disleksi” ya da “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite” tanısının konulduğunu düşünün bu durum çocuğun biricikliğini bozar mı? Bozmuyor ise neden biz o çocukta “… “tanısı var deyip çocuğu etiketleyip bırakıyoruz? Her  “Disleksi” ya da “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite” tanısı alan çocuk birbiri ile aynı özellikleri mi gösteriyor? Sanki dünyanın sonu gelmiş ve çocuk için yapılacak hiçbir şey yokmuş gibi… Aslına bakarsanız esas maraton tanı konulduktan sonra başlıyor. Siz tanı konmadan önce belirsizlik içinde debelenirken artık yol haritanız belli en azından. Buradan sonra her çocuğun güçlü olduğu yanlarını bulabilmek çok önemlidir; çünkü çocuğun güçlü yanlarını ya da ilgi alanlarını kullanarak yaşına uygun davranışı ya da beceriyi kazanması sağlanacaktır. Örneğin çocuk yabancı dil öğrenmekte güçlük çekiyorsa ve görsel algısı güçlü ise ilgi alanını öğrenip ona İngilizce öğretmek gerekir. İlgi alanı uzay ise gezegenlerin resimlerini göstererek İngilizce gezegen isimleri, yakınlık uzaklık ve büyüklük küçüklük kavramları öğretilebilir. Bunları her çocuk için belirleyebilmemiz için de onlara tek tek yakından dokunmak, onları tanımak gerekir. Anne baba olarak da biz çocuğumuzu tanıyıp güçlü yönlerini bilirsek öğrenme ortamları yaratabiliriz. Genel yaklaşım zaten çocuğun ilgisi var onu biliyor deyip o alanı yok saymak. Oysaki sohbet ederken en iyi bildiği alandan yararlanarak yeni bilgiler öğrenmelerini sağlayabiliriz. Bunun için öğretmen/uzman olmamıza gerek yok sadece çocuğumuzun biricikliğini unutmayarak onu tanımamız ve ona özel sohbet zamanları yaratmamız yeterlidir.